İçeriğe geç

iKaya.Net Yazılar

Bilimsel düşler

Bu günlerde inandırıcılık kavramına fena kafayı taktım. Nedense “hayal” , “saçma” gibi kelimeler üzerine gitmek istiyorum bu günlerde. Bu kelimelerden yola çıkarak kendi dünyalarımıza dokunmak istiyorum bir şekilde. Neden mi? Belki sadece kendimi tatmin için. Size zararı var mı?…

Bu yazıyı okumak için yeterli vaktin yoksa veya okuma tembeliysen en son satırı oku!

Anılardan eski bir şarkı “Her şey aynı, her şey yine boş”

Hepimizin çoğu zaman tekrarladığı bir cümle: “Her şey aynı, her şey yine boş”. Bu cümleyi lise zamanımda sıklıkla tekrarlıyordum. Öyle ki sonunda bir şarkıya söz oldu. O zamanları bilirsiniz… Geçenlerde anımsadığım bu şarkımı 7 Temmuz 2012 de cep telefonum ile kaydettim ve YouTube üzerinde yayınladım. Kısmet olsaydı belki bir arkadaşımın albümünde yer alacaktı geçmişte ama olmadı.

Kurgulanmış bilimin ekrandan yansıması ve hayalgücü

25 Eylül 2009’da dünya sinemalarıyla aynı anda ülkemizde gösterime giren bir film surrogates. Son derece çarpıcı konusuyla izleyicisini adeta psikolojik bir girdaba sokmayı başarmıştı. En azından beni! İzlediniz mi bilmiyorum ancak izlemediyseniz tavsiye ederim. Konusunu burada okuyabilirsiniz.

Bilimkurgu tarzı filmleri gerçeğe aykırı bulanlardan mısınız? Eğer öyleyseniz söyler misiniz gerçek nedir? Etrafta dokunduğunuz, gördüğünüz, konuştuğunuz insanlar, duvarlar, ağaçlar mı gerçek?

Yoksa aklınızda ürettiğiniz hayalinizden ortaya çıkan yansımalar mı?

 

Bu gün Regaip kandili!

Bu gün Regaip kandili. Kandiliniz mübarek olsun. Allah dualarımızı kabul etsin. Öyle çok ihtiyacı var ki her birimizin bu güzel günlere ve bu güzel günlerin kıymetini bilmeye. Ülkemizin birlik ve beraberlik içinde yaşayacağı, tüm kötülüklerin uzaklaştığı aydınlık günler için…

İp cambazı!

 

ip-cambaziBir tarihte doğuyoruz. Bize biçilmiş bir rolde. Falancanın kızı, oğlu. Sonra gelişiyoruz, büyümeye başlıyoruz. Bu süreçte hissetmeye başlıyoruz. Hislerimize tepki vermeyi anne karnında öğreniyoruz. Ya da genlerimizde taşınan bilgilerle zaten bildiklerimizi anımsamaya başlıyoruz…

Sıyrık diyip geçmeyin!

“Kedi … görmüş yara sanmış!” denir ve geçiştirilir genelde. Bu sözü duyan kişi de başını önüne eğip uzar hafiften. Ama bu gün web de karşılaştığım haber durumun hiç de “öyle olmaması gerektiğini” gözler önüne seriyor. Eline ufak bir kıymık batsa, hafif bir öksürsen temkini elden bırakmayacaksın diyor bağıra bağıra…