Çocukça

 

“Her 23 Nisan’da bize çocuk olmanın mutluluğunu yaşatan atamız nur içinde yatsın. Her yıl bir kez daha ne kadar akıllı ve ileri görüşlü üstün bir lider olduğunu anımsatıyor. Dünyaya bir çocuk kadar saf ve temiz bakabilmek çoktandır unuttuğumuz bir meziyet. Öyle ki bir spor karşılaşmasının sonucunu dahi “sporu kirleten” cümlelerle kutlar olduk. Hepimizin çocuk olduğu bu güzel günün anlam ve önemini sanırım aşağıdaki fotoğraftan daha iyi ifade eden bir başka fotoğraf yoktur.”

Böyle yazmıştım bu gün Facebook hesabımda. Çünkü böyle düşünmüştüm. Biraz açmak gerekirse; Mavinin Pembe ile buluşması! Sonsuzluğun yeni umutlarla buluşmasını çağrıştırdı bu fotoğraf bende. Öylesine anlamlı göründü ki. Bir anda bu ikisinden geriye kalanın başka hiç bir önemi yokmuş gibi…

Arkada kahverengi, gri tonlarda kendini bulmaya çalışan bir halk adeta küllerinden doğma çabası içerisinde. Ön planda bir önder, kendisini lider yapan meziyetlerle geleceğin ellerinden tutmuş yürümekte…

Tuttuğu elin anlamını biliyor, onu yürekten tutuyor. Sıkıca, sevgi ve şefkatle, yalansız. Tuttuğu elin ülkesini özgür seçimleriyle daima ileriye taşıyacağını biliyor. Buna güveniyor ve adeta bir sanatçı edasıyla ince ince nakışlarla geleceği işliyor. Bir gün herkes gibi toprak olacak bedeninden geriye sadece hayallerin ve bu hayallerin şekillendireceği dünyanın kalacağını ve bu dünyada yalana yer olmayacağını, sadece ve sadece gerçeklerin ışığıyla aydınlanacak bir dünyanın daimi kalacağını biliyor. Sanata ve çocuklara değer verir görünmüyor. Değer veriyor! Özgürlüğe ve demokrasiye değer verir görünmüyor, değer veriyor. İşte bu fotoğraf; bir liderin olması gereken vasıflarını gösteriyor. Kim çekmiş, nasıl renklendirmiş, nasıl efektler vermiş bilmiyorum, google resimlerde buldum. Ben sadece bana hissettirdiklerine değiniyorum, bu çocuksu günde…

Hani derler ya bazen “çocuklaşma” diye. Çekemezler de ondan derler. Çekemezler çünkü büyümüştür onlar. Çocuklaşmak gerek. Bu hayatın bize ayrılan bölümünde mümkün olduğunca çocuklaşmak gerek. Çocukça bakabilmek gerek dünyaya. Temiz, saf, beklentisiz…

Yolculuğumuz sırasında otobüsümüze eşlik eden martıyla çocuklaşmak gerek. O hafifçe alçalıp yükselirken kalbimizdeki melodiyle eşlik etmek gerek ona; gülümseyerek. Çünkü biz gülümsedikçe gülümsetebiliriz ancak ve bu çocukça düşünce bile emin olun renk katacaktır hayata…

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı(-mız) kutlu olsun!

Bu konuda bir fikriniz mi var?

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.