Bir yudum suydu bana verdiğin sevgi…

Yudum yudum içmek istedik sevgimizi. Öyle susamışız ki aceleden belki kırıverdik elimizdeki testiyi…14.Şubat.2011 tarihi benim için geçirdiğim en anlamlı sevgililer günü oldu. Sevgili ile buluşmanın onunla bir olmanın mutluluğunu her zerremde hissettim. Kırmızı güller süslemişken masamızın üzerini kalplerimizde hep bir gül kokusu vardı…

Güller

Geçmişteki hatalar bitmiş yeni bir sayfa açılmıştı sanki hep yudum yudum içmeye çalıştığımız o sevgi kırıntıları, damlaları gitmişti yerine engin bir deniz gelivemişti sanki ve sanki ben o denizde yüzüyordum boğulmamak için tuttuğum sevgilimin eli elimdeyken…

Duvalarla birleşti bu gün sevgi sözcükleri. Dalga dalga yükseldi göğe ve sanki yağmur damlaları gibi indi verdiği huzur çorak gönüllere…

Sevdiklerimizi hatırladık. Ailelerimizi, sevgililerimizi mutlu etmek için bir şeyler yapmaya çalıştık ve bu çaba bize engin bir deniz gibi geri döndü. Her gün yapmamız gereken şey bu aslında. Bir güne sığar mı hiç sevgi? Her gün hatırlamalıyız sevdiklerimizi. İşte o zaman hayatın anlamı, yaşamanın bir tadı oluyor. Sevgi verdikçe artan bir şey. Hiç değilse anlayışı yüreğimizden eksik etmemeliyiz. Anlayış ve hoşgörü…

Haber kanallarında etrafa molotof kokteyli atanlar, trafikte terör estirenler, birbirlerine nefret kusanlar gitsin artık. Yerlerine gül uzatanlar gelsin…

Dayatmalarla, zorlamalarla insanları hizaya sokmaya çalışanlar gitsin artık. Yerlerine sevgi sözcükleri fısıldayanlar gelsin…

Bu A dedi, o B dedi diyen bölücüler gitsin artık. Onlar yerine HEPİMİZ AYNI YOLDA YÜRÜYORUZ diyen birleştiriciler gelsin…

Doğruyu yasaklarda arayan zihniyetler gitsin artık. Doğruyu sevgi ile anlatanlar gelsin. Çünkü sevgi sahip olduğumuz en güçlü ilaç; biz hastalanmış insanlar için…

 

İsmail KAYA 16.Şubat.2011 Sevgililer günü kırıntısı…

Bu konuda bir fikriniz mi var?

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.